Uçak yolculuklarında kulak sağlığı
Gelişen ulaşım olanakları ve uçak yolculuğunun herkes için artık neredeyse bir gereksinim haline gelmesi ile bundan 10 yıl öncesine göre çok daha fazla uçak yolculuğu yapar hale geldik. Seyahatlerin artması ile beraber seyahat süresince karşılaşılaşılan sağlık problemlerinin sıklığı da artış gösterdi. Uçak yolculuğu ve sağlık ilişkisine yakın baktığımızda karşılaşılan bu sağlık problemlerinin en başında kulak ile ilgili sorunların geldiğini görmekteyiz. Özellikle uçak inerken yaşadığımız orta kulak basıncında azalmaya bağlı sıkışma, kulak ağrısından tam işitme kaybına kadar çeşitli hastalıklara yol açabilmektedir. Çocukların üçte ikisi, erişkinlerinse yarısı uçuşlarda mutlaka, hafif de olsa, en az bir kez kulak rahatsızlığı yaşamaktadır. Doğal olarak uçak yolculuğu yapan kişi sayısı arttıkça bu tür problemlerin sıklığında da artış saptanmaktadır.
Basınç problemi
Uçak inerken fiziksel kanunlara göre orta kulak boşluğundaki basınç hızla düşmeye başlar. Bu kulak zarımızın içe doğru çekilmesine yol açar. Orta kulağa açılan iç kulak zarları da orta kulağa doğru çekilir. Eğer orta kulaktaki basınç östaki borusu kullanılarak dengelenmezse, bu basıncın giderek düşmesi ile orta kulakta sıvı-kan birikmesi veya tüm zarlarda delinmeye kadar giden olaylar serisi gerçekleşir. Tüm bu olumsuzluklar işitme kaybı, baş dönmesi ve kulak ağrısı gibi sonuçları doğurur. Orta kulaktaki basıncın dengelenmesi için mutlaka östaki borusunu açacak hamlelerde bulunulması gerekir (sakız çiğneme, esneme hareketleri vb.). Östaki tüpü, nezle-grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarında şiş ve ödemli olacağından bu açma hareketlerinden tam verim alınamayabilir. Yine kronik burun tıkanıklığı yaşayan hastalarda da potansiyel bir risk bulunmaktadır. Bunun dışında dış kulak yolunda tıkayıcı kulak kiri olan hastalarda veya sıkı sıkıya kulaklık kullananlarda da tıkaç ile kulak zarı arasındaki boşlukta aynı basınç problemi yaşanabilir.
Kulak yakınmaları
Orta kulakta basınç azalmasına bağlı olarak, sırası ile, kulakta tıkanma hissi, hafif ağrı, dolgunluk hissi, çınlama, baş dönmesi, tam sağırlık, kulaktan kan gelmesi görülebilir. Başlangıçta kulak zarının tam fonksiyon görememesine bağlı hafif yakınmalar kendini gösterse de, sonrasında kulak zarı delinmesi, iç kulak sıvısının orta kulağa akması gibi daha ciddi durumlar ortaya çıkabilir. Uçuş sırasında ve özellikle inişte alacağımız önlemler ve tedavi yöntemleri ile bu durumdan zarar görmeden kurtulabilirsiniz. Ancak yakınmaların iniş sonrasında hala devam ediyor olması durumunda mutlaka Kulak Burun Boğaz doktoruna başvurmalısınız.
Riskli durumlar
Burun ve kulak yönünden sağlıklı olarak, özellikle östaki borusu tam çalışır vaziyette uçak yolculuğu yapılmalıdır. Kronik burun tıkanıklıkları ve hastalıkları (septum deviasyonu, kronik sinüzit vb.), kulak hastalıkları (kulak kiri, kronik kulak basıncı dengesizlikleri, iç kulak fistülleri) gibi durumlarda öncelikle Kulak Burun Boğaz doktorunun ziyaret edilmesi gerekir. Bunun dışında burun alerjisi, üst solunum yolu enfeksiyonları (grip-nezle) gibi durumlarda ise yine uçuşunuz sırasında kulaklarınız risk altındadır. Hamilelerde yoğun su tutulumu, östakinin açılması ve orta kulak basıncının dengelenmesinde olumsuzluklar yaşatabilir. Önlemler konusunda hamileler daha dikkatli olmalıdır. Bebek ve çocuklardaki anatomik olarak östakinin tam gelişmemişliği, geniz eti varlığı, daha sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçiriyor olmaları da onların daha çok sorun yaşamasına neden olur. Çocuklarda sık görülen orta kulakta sıvı varlığı durumları ise, kulakların uçuşta basınçtan etkilenmesi hususunda beklenenin aksine koruyucu rol oynar.
Önlemler
- Üst solunum yolu enfeksiyonu varken mümkünse uçuş yapmayınız.
- Uçağa binmeden ve inişe geçmeden 30-45 dakika öncesinde burun açıcı sprey ve haplardan kullanınız (doktorunuzun önerisi ile!).
- Alerjik nezleniz varsa mutlaka tedavi altında olmalısınız.
- Sakız çiğneme, şeker emme, esneme hareketi yaparak östaki borunuzu açmaya çalışmalısınız. Östaki borusunu açmaya ne kadar erken başlarsanız olayın kötüleşmesini o kadar erken önlemiş olursunuz. İniş boyunca neredeyse iki dakikada bir östaki borusunu açmaya çalışarak basınç dengelemesi yapılmalıdır.
- Kulak temizliği yönünden Kulak Burun Boğaz doktorunuzu görmüş olmalısınız.
- Östaki borusunu açan Valsalva hareketini deneyebilirsiniz. Burnunuzu parmaklarınızla kapatıp, ağızdan hafif bir nefes aldıktan sonra, ağzınız da kapalı iken havayı genzinizden kulağınıza gönderme hareketine Valvalva manevrası denir.
- Özellikle uçak inerken uyumamaya dikkat etmelisiniz. Böylece kulak rahatsızlıklarının farkına erkenden varabilirsiniz.
- Bebeğiniz veya çocuğunuzun bu durumlarla karşı karşıya kalmaması için, siz kulağınızda rahatsızlık hissetmeye başladığınız andan itibaren, çocuğunuza bir şeyler içirtebilir veya sakız çiğnetebilirsiniz. Böylece yutkunma ve östaki tüpünü açma hareketlerini sağlamış, dolayısıyla çocuğunuzu rahatlatmış olursunuz.
- Uçak inerken kulaklıklarınızı gevşetin veya çıkartın, kulak tıpası kullanmayın.
- Alkol ve aşırı kafein kullanımı önerilmemektedir. Uçuş sırasında bol sıvı almalısınız.
- Kulak ameliyatı olduysanız uçmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
Ne zaman doktora başvurulmalı?
Uçuş sırasındaki kulak problemleri ciddi boyutlarda ise, yakınmalarınız birkaç saatten fazla sürüyorsa, kulaktan kan gelmesi, derin işitme kaybı ve baş dönmesi varsa mutlaka vakit geçirmeden doktorunuza başvurmalısınız. Kulak ve burun muayenesi ile teşhisiniz konulacak ve neler yapmanız gerektiği size söylenecek ve tedaviniz düzenlenecektir. Tedaviniz ilaç tedavisi olabileceği gibi, kulak zarı müdahalelerini de içeren cerrahi yöntemlerle de olabilir. Kulakta dolgunluk hissi ve işitme kaybının geçmesi ise 4 haftayı bulabilir.
Kaynak Bilgisi : MedicalPark