Suçiceği ve Zona Testleri Nedir? Ne Anlama Geliyor
Diğer adları : Varicella Zoster Virüsü VZV Herpes Zoster
Resmi adı : Varicella Zoster Virüs Kültürü; PCR ile Varicella Zoster Virüsü analizi; DFA ile Varicella Zoster Virüsü analizi; Varicella Zoster Virüs Antikorları, IgG ve IgM
Niçin Testi Yaptıracaksınız?
Doktorunuz, şu anda veya son zamanlarda suçiçeği veya zona olduğunuzdan kuşkulanırsa ve bunun için kesin tanı gerekliyse; varicella zoster virüsüne (VZV) karşı bağışıklık durumunu belirlemek için veya bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçları almadan önce VZV enfeksiyonunun yeniden etkinleşme potansiyelini göstermek için bu test yapılır.
Ne Zaman Testi Yaptıracaksınız?
Bağışıklık durumunu kontrol etmek ve/veya bir aktif enfeksiyonu tanımlamak için; bazen hastada atipik veya şiddetli belirtiler varsa ve doktorunuz VZV enfeksiyonuyla başka bir neden arasında ayrım yapmak isterse; organ naklinden önce veya bir çocuk, gebe kadın veya bağışıklık sistemi yetersiz kişiler suçiçeği olan biriyle temas ettiğinde bu test yapılır.
Gerekli Numune Nedir?
VZV antikor testi için bir kol damarınızdan kan alınır. Virüsün kendisini belirlemek için kabarcık (vezikül) sıvısı, kan, beyin-omurilik sıvısı veya doku numunesi gerekir.
Test için Hazırlık Gerekir mi?
Hayır
Ne test edilmektedir?
Bu rahatsızlıklara neden olan virüsle başka bir deyişle varicella zoster virüsüyle (VZV) şuanda veya geçmiş enfeksiyonu saptamak ve tanı koymak için suçiçeği ve zona testleri yapılır. Çoğu kez klinik bulgu ve belirtilere göre aktif enfeksiyon tanısı konabildiğinden test gerekli olmamaktadır.Atipik deri lezyonları olan bazı hastalarda bir enfeksiyonu doğrulamaya yardımcı olur. Organ nakledilenlerde veya gebe kadınlarda o anki enfeksiyona tanı koymada veya bağışıklık durumunu belirlemede testler yarar sağlayabilir.
Varicella zoster, herpes virüs ailesinin bir üyesidir. Çok sık görülmekte olup birincil enfeksiyon çok bulaşıcıdır. Enfeksiyon insandan insana solunum yolu salgılarıyla geçer. VZV daha önce bu virüse yakalanmamış kişilerde suçiçeğine neden olmaktadır. Genellikle virüse maruz kaldıktan yaklaşık 2 hafta sonra kaşıntılı döküntüler ortaya çıkar. Daha sonra küçük, sıvıyla dolu kabarcıklar (veziküller) oluşur. Bu kabarcıklar parçalanır, kabuk bağlar ve daha sonra iyileşir. Bu süreç, birkaç günde bir birkaç yüzer veziküllü iki veya üç dalga veya “kümeler” şeklinde oluşur.
İlk enfeksiyon geçtikten sonra virüs latent (gizli) döneme geçip duysal sinir hücreleri içinde kalır. Enfeksiyon sırasında gelişen antikorlar, genellikle o kişinin daha sonraki maruziyetlerde suçiçeğine yakalanmasını engeller. Ancak yaşamın ileri döneminde ve bağışıklık sistemleri yetersiz kişilerde VZV yeniden etkinleşebilir, sinir hücreler boyunca aşağıya deriye doğru göç eder ve zonaya (herpes zoster de denilen) neden olur. Zonanın yakınmaları bel, yüz veya başka bir yerleşimde bir deri şeridinde hafif ila şiddetli yanıcı veya kaşıntılı ağrıyı içerir. Genellikle bir yerde ve vücudun bir tarafında olmakla birlikte birçok yerleşimde de oluşabilmektedir. Ağrıdan birkaç gün sonra kaşıntılar ve karıncalanmalar, kabarcıklı veya kabarcıksız döküntüler başlar. İnsanların çoğunda deri döküntüleri ve ağrı birkaç hafta içinde geçer ve virüs yeniden latent döneme geçer. Az sayıda hastada ağrı birkaç ay devam edebilir.
Suçiçeği ve zona olgularının çoğu komplikasyonsuz geçer. HIV/AIDS’li olanlar veya bağışıklık sistemleri yetersiz kişilerde veya organ nakledilenlerde olduğu gibi uzun süreli ve daha şiddetli seyredebilir. Bazı olgularda latent dönemi atlayarak merkezi sinir sistemine yayılabilir.
Gebe kadınlarda fetüs veya yenidoğanın VZV ile karşılaşmasının etkileri maruziyetin zamanlamasına ve annenin daha önce bu virüsle karşı karşıya kalıp kalmadığına bağlıdır. Gebeliğin ilk 20-30 haftalarında birincil VZV enfeksiyonu nadiren fetüsde doğumsal anormalliklere neden olabilmektedir. Enfeksiyon doğumdan 1-3 hafta önce oluşursa, annenin antikorlarıyla kısmen korunmuş olsa bile bebek suçiçeği hastalığına doğmadan önce veya doğumdan sonra bu enfeksiyona yakalanabilir. Yenidoğan doğum sırasında VZV kapmış ve anneden antikor korunması sağlanmamışsa VZV enfeksiyonu ölümcül olabilir..
Test için numune nasıl toplanır?
Gerekli numune testin amacına, başka bir deyişle testin antikorların varlığını belirlemek veya virüsün kendisini ve hastanın sağlık durumu üzerine etkisini saptamak için yapılıp yapılmadığına göre değişmektedir. Antikor testi bir kol damarından iğneyle kan numunesi alınmasını gerektirmektedir. Kabarcık (vezikül) sıvısı, kan, beyin-omurilik sıvısı, başka sıvılar veya doku numunelerinde virüs saptanabilmektedir.
Numunenin kalitesinden emin olmak için herhangi bir test hazırlığına gerek var mı?
Test için hazırlık yapılması gerekmemektedir.
Nasıl kullanılır?
Varicella zoster virüsünün (VZV) neden olduğu aktif suçiçeği ve zona olgularına genellikle kişinin hastalık belirtileri ve klinik tabloya göre tanı konmaktadır. VZV enfeksiyonuna yakalanmış erişkinlerin çoğu ve henüz aşılanmış çocuklarda VZV bulunabildiğinden toplum geneli taranmamaktadır. Ancak belli bazı olgularda VZV veya VZV enfeksiyonuna karşı oluşan antikorlar için testler yapılabilir. Örneğin, gebe kadınlarda, yenidoğanlarda, önceden organ nakledilenlerde ve HIV/AIDS’lilerde bu testler yapılabilir. Test yapmanın amaçları aşağıdakileri içerebilir:
o kişinin daha önce VZV ‘ye maruz kalıp kalmadığı, aşılanıp aşılanmadığı ve hastalığa karşı bağışıklık geliştirip geliştirmediğini belirlemek
aktif veya önceki enfeksiyon arasında ayrım yapmak
şiddetli veya atipik belirtileri olan kişinin aktif VZV enfeksiyonu veya benzer belirtilere sahip başka bir hastalığı olup olmadığını belirlemek
Çeşitli VZV test yöntemleri mevcuttur:
Antikor testi
VZV ‘ye maruz kaldığınızda bağışıklık sisteminiz virüse karşı antikorlar üreterek reaksiyon gösterir. Kanda iki tip antikor (IgM ve IgG) saptanabilir. bir VZV enfeksiyonuna yanıt olarak ilk önce IgM antikorları oluşturulacaktır. İlk maruziyetten sonraki bir ila iki hafta içinde insanların çoğunda bu antikor saptanmaktadır. Kısa süre sonra IgM antikor üretimi artar ve daha sonra azalır. Eninde sonunda VZV IgM antikor düzeyi (titresi) genellikle saptanabilir düzeylerin altına iner. Latent(gizli) VZV yeniden etkinleştiğinde ilave IgG antikorları üretilir. İlk VZV enfeksiyonundan birkaç hafta sonra IgG antikorları üretilerek uzun süreli korunma sağlanır. Aktif enfeksiyon sırasında IgG düzeyleri yükselir, VZV enfeksiyonu düzeldikçe ve virüs etkisiz hale geldikçe sebat eder. Hasta VZV ile karşı karşıya geldiğinde yaşamlarının geri kalan bölümünde kanlarında ölçülerbilir miktarda VZV IgG antikoru kalacaktır. Yakın zamanlı veya önceki VZV enfeksiyonun varlığını doğrulamaya yardımcı olmak için IgM testiyle birlikte VZV IgG antikor testi kullanılabilir.
Virüsün saptanması
Kan, sıvı veya doku numunelerinde virüs saptanır. Ya virüsün kültürünü yapmayı veya virüsün genetik bileşenini VZV DNA belirlemeyi gerektirir.
● VZV kültürü için vezikülden (en sık bulunan numune) sıvı numunesi alınır. Virüsü çoğaltmak ve ayrımlamak için canlı hücreleri ve besleyici maddeleri içeren bir kültürde bekletilir. Bu test duyarlı ve özgül olmasına rağmen sonuç alınması 2 gün veya daha uzun bir süreyi gerektirmektedir. Bu test için en iyisi taze lezyonlardan numune alınır. Zamanla virüsün saçılması azalır ve yalancı negatif sonuca yol açabilir.
●VZV DNA testi: Hastanın numunesinde VZV genetik maddeyi saptamak için kullanılır. Bu yöntem duyarlıdır. Virüsü tanımlayabilir ve miktar tayini yapabilir.
Direkt Flöresan Antikor Testi (DFA) – Bu test özel bir mikroskop ve işaretli antikor kullanılarak hastanın deri lezyonundan alınan hücrelerde VZV ‘ı görüntüler. Hızlı olmasına rağmen VZV kültürü ve DNA testine göre daha az özgül ve duyarlıdır..
Testleri ve toplanan numunelerin seçimi hastaya, hastalık belirtilerine ve doktorun klinik bulgularına bağlıdır.
Ne zaman istenir?
Bağışıklama durumunu kontrol etmek ve/veya yakın zamanda geçirilmiş bir enfeksiyonu tanımlamak için VZV antikor testleri istenebilir. Yenidoğan veya bağışıklık sistemi yetersiz bir kişi VZV kaptığında, ZV kültürü veya DNA testleri istenebilir. Yine atipik veya ağır hastalık belirtileri görüldüğünde bebekte birincil VZV enfeksiyonu veya bağışıklık sistemi yetersiz kişide birincil veya yeniden etkinleşmiş enfeksiyonu saptamak için bu test istenebilir.
Test sonucu ne anlama gelir?
VZV test sonuçlarını yorumlarken dikkat edilmelidir. Doktor sonuçları klinik bulgular bağlamında değerlendirir. Bazen latent (gizli) ve aktif VZV enfeksiyonunu birbirlerinden ayırt etmek zorlaşabilir. Birkaç nedenden zorlukla karşılaşılabilinir:
● VZV enfeksiyonu kapmış sağlıklı bir kişi belirtiler kaybolduktan sonra bile VZV enfeksiyonunu barındırmayı sürdürecektir. VZV ara ara sıklıkla klinik belirti vermeyerek yeniden etkinleşecek, belirti vermemekle birlikte vücut sıvıları içine küçük miktarlarda virüs saçılacaktır.
Bir bebek veya bağışıklık sistemi yetersiz bir kişi VZV enfeksiyonuna karşı güçlü bir antikor yanıtı vermeyebilmektedir. Aktif VZV enfeksiyonuna yakalanmış olmasına rağmen IgM ve IgG düzeyleri beklenenden daha düşük olabilir.
Virüs test edilen belli bir sıvı veya dokuda saptanacak düzeylerde olmayabilir.
Antikorun saptanması
Hastalık belirtileri olan kişide hem VZV IgG hem de IgM mevcutsa o kişinin son zamanlarda ilk kez VZV’ye maruz kalmış ve suçiçeği hastalığı kapmış veya önceki VZV enfeksiyonunun yeniden etkinleşerek zonaya yakalanmış olması mümkündür.
Yalnızca IgM mevcutsa enfeksiyona çok yakın zamanda yakalanılmış olabilir. IgM antikorları saptanmış yenidoğanda doğumsal (konjenital) VZV enfeksiyonu mevcuttur. Kişide hastalık belirtileri mevcut olmasına rağmen IgG ve/veya IgM düşük veya saptanamayacak düzeylerdeyse, o kişide VZV dışında başka bir rahatsızlık mevcut olduğu veya bağışıklık sisteminin normal reaksiyon vermediği- saptanabilir düzeyde VZV antikoru oluşturmadığı- anlaşılır.
Virüsün saptanması
Bir kişide hastalık belirtileri var ve varicella zoster virüs kültüründe virüs saptanmışsa, o zaman o kişide aktif bir VZV enfeksiyonu mevcuttur. Kültür negatifse kişinin hastalık belirtileri başka bir nedene bağlıdır veya test edilen numunede VZV virüsü saptanamamıştır.
VZV DNA testi pozitifse, yüksek viral DNA aktif bir enfeksiyonu gösterebilir. Düşük düzeyler belirti veren bir rahatsızlığı olmasa bile bir VZV enfeksiyonuna işaret edebilir. Negatif sonuçlar VZV enfeksiyonunu dışlamamakla birlikte ya virüs çok düşük sayılarda olabilir veya test edilmiş numunede bulunmayabilir.
Bilmem gereken başka bir şey var mı?
Şimdilerde yaşlı erişkinler için zona olarak kendini gösteren virüsün yeniden etkinleşmesi riskini ve oluştuğunda hastalığın riskini azaltması amaçlanan bir aşı mevcuttur. Henüz yaygın biçimde kullanımda olmadığı gibi zonanın görülme sıklığı üzerine nihai etkisi henüz ortaya çıkmamıştır.
Nadiren VZV ciddi bir komplikasyon olan ensefalite neden olabilmektedir.
Zona bulaşıcı mıdır?
Evet. Ancak suçiçeği kadar bulaşıcı değildir. Enfeksiyonu olan kişinin deri kabarcıkları virüs içermesine karşın solunum salgıları genellikle virüs içermez.
Aktif zona semptomları olan kişiyle temasa gelinirse zonaya yakalanır mı?
Yakalanmaz Hiç VZV enfeksiyonu geçirmemişseniz veya aşılanmamışsanız virüse maruz kaldığınızda suçiçeği hastalığına yakalanabilirsiniz.
Suçiçeği yara izi bırakır mı?
Olguların çoğunda bırakmaz. Bazen kaşındığında kaşıntılı yaralar bakterilerle enfeksiyon kapabilmektedir. Bu durumda nedbeleşme olasılığı artabilmektedir.
Suçiçeği ve zona dünyanın her yöresinde görülür mü?
Görülür. VZV enfeksiyonlarına dünyanın her yerinde rastlanır
Kaynakça : labtestsonline